NİHAN SATIROĞLU
1987 yazında Adapazarı’nda doğmuş. Sokaklarda ve bahçelerde geçen eğlenceli bir çocukluğun ardından büyür ve Türk dili ve edebiyatı bölümünden mezun olur. Fakat edebiyatı hiçbir zaman meslek olarak düşünmemiş. “Ben, üretmeliydim ve ticaret yapmalıydım. Bu ikisini birleştiren şey “niarmena” oldu. Annem; tanıdığım en iyi tasarımcılardan biri bence. Annem, dostlarım ve tabi arkamda duran mavi bir adamla yola çıktım. Sonrasında ekibimize katılanlar oldu. Diken, işleyen kadınlar; çizimlerimizi yapan “su” gibi bir kız, epey tatlı bir ekip olduk anlayacağınız ve böyle devam ediyoruz.” şeklinde özetliyor tasarım serüvenini. Ürünlerinin en büyük özelliği el nakışı olmaları. Kumaşlara çizimleri geçiriyor ve bu çizimlere nakışla hayat veriyorlar ekip olarak. Tabi her şey el yapımı (handmade). Kol çantaları, cüzdanlar, makyaj çantaları, defterler, önlükler, yastıklar üretiyorlar. İstanbul’daki mağazalar, internet siteleri derken şimdi de yurtdışına ürünlerini göndermeye başlamış. “Mutlu bir iş bu, tek amacımız ise bu mutluluğu yayabilmek. Ürünlerimizle görenleri gülümsetebilmek” şeklinde özetliyor Niarmena’nın misyonunu.
Takip ettiğiniz siteler ?
Etsy.com, pinterest.com
Çalışırken olmazsa olmazınız ?
Hayallerim ve çayım
En sevdiğiniz dönem veya akım ?
1970 sonrası kavramsal sanat dönemi. Edebi akım ve dönem olaraksa kesinlikle garip akımı ve sonrasındaki dönem.
Favori mekanınız ?
Bahçem
Atölyenizde asla neye rastlamayız ?
Uzun süren sessizliğe, kötü kokulara, kesmeyen makaslara, kötü malzemelere, pisliğe, haddinden fazla dağınıklığa, çaysızlığa, ıslık sesine, yatağa, yorgana 😉
Nelerden ilham alırsınız ?
Şiirlerden, kahvaltı masalarından, arkadaş sohbetlerinden, gezdiğim yerlerden, kedilerden ve maviden..
Evde olmazsa olmazınız? (tasarım adına)
Kağıt, kalem, kitaplarım, kumaşlarım, iplerim
Kendinizi en çok benzettiğiniz şehir?
Ütopik
Tek bir cümle ile kendinizi anlatın desek…
Normal olmadığım kesin !