tasarımcı

Screen Shot 2014-12-27 at 19.28.18

MOTTO TASARIM – ATÖLYE İSTANBUL

Bir ortak yaratıcılık sahası, Atölye İstanbul .

Sanırım profesyonel hayat unutturuyor bize yaratıcılığı, sonra da  başlıyoruz sıkıcı ve tek düze olmaya. Tüketmekte ise adeta üstümüze yok. En yeni çıkan markalar, En trendy içecekler, En hip mekanlar, En çok like alan paylaşımlar… Taklit etmek , özenmek veya  eleştirmek en basit iş, peki ya üretmek? Evde, işte,her yerde bir tatminsizlik , mutsuzluk hakim. Havadan sudan değil bu karın ağrıları ,zamanı iyi değerlendiremiyor, kaliteli vakit geçiremiyor olmanın  verdiği   sıkıntıyı yaşıyoruz hepimiz maalesef. Daha çok keşfetsek,öğrenmek için baksak ,dinlesek, uygulasak,kendimizi aşsak mesela. Peki size, hayal edebildiğiniz,tüm aklınızdakileri paylaşabildiğiniz, öğrendiğiniz,izlediğiniz,okuduğunuz,denediğiniz ve ürettiğiniz şeyleri tek bir çatı altına toplayan bir yerin varlığından bahsetsek? Kim bilir, belki de hep o beklediğiniz  ilham perileri bu atölyededir. Tasarımsa tasarım,yaratıcılıksa yaratıcılık,sanatsa sanat,paylaşımsa paylaşım! Buraya her gelenin tek bir ortak noktası var o da ‘yaratıcılık’! Bu ay Atölye İstanbul ’un yaratıcıları Kerem Alper ve Engin Ayaz’ın ilham dolu yolculuklarına ortak olduk .İlk büyük ölçekli ‘makerspace’i olma hedefiyle 2013’te ilk adımlarını attılar.Peki kim bu  ‘’maker’’lar? Tasarımın her halini tek bir çatı altında toplamayı başaran Atölye İstanbul’un Çukucuma’daki mabedine konuk olduk ve merak ettiklerimizi sorduk.

Devamını Okuyun

Screen Shot 2014-12-27 at 19.17.06

Brabbu

Şehirli olmayı, daha yoğun, güçlü ve korkusuz tasarımlarıyla yansıtan bir tasarım markası…

Geniş bir ürün yelpazesine sahip olan BRABBU, mobilya, döşeme, aydınltama, halı-kilim ve sanat aksesuarları tasarlıyor. Bu yelpazede kullanılan dokular, kokular, tatlar ve renklerin hepsi şehir yaşamının içinden. BRABBU ürünlerini evinizin neresinde kullanırsanız kullanın, size kişiliğinizi, anılarınızı, şehir yaşantınızdan alıntılarlı mükemmel bir uyumla sunarak sadece bir tasarım ürünü olmadığını hissettiriyor. BRABBU tasarımları duyularınız için adeta bir hediye. Tasarım ekibi, inovatif materyal ve üretim teknikleriyle, daha kaliteli, fonksiyonel ve konforlu ürünler üretmeyi hedefliyorlar.

Devamını Okuyun

lori-sirinpinar

Bast Anket | Lori Şirinpınar | Tasarımcı

Lori Şirinpınar Tasarımcı Tasarım konusundaki çalışmalarına İstanbul Deniz Orkus Atölyesi`nde çizim dersleri alarak başladı. 3 yıllık eğitiminin sonunda Italya`nın Milano şehrine yerleşti ve Milano Istituto Europeo di Design`ın mücevher tasarımı bölümünde eğitim gördü. 2008 yılında ...

IMG_1301

dfot

DEFNE SAMMAN

TASARIMCI

İstanbul’da doğdu.Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi seramik ve cam ölümünden mezun olduktan sonra yaklaşık 8 sene sanat yönetmeni olarak reklam filmlerinin dekor  ve set tasarımlarını yaptı.

2011 yılında Beşiktaş Abbasağa’da atölyesini kurdu ve ilk olarak resim çalışmalarına başladı,farklı malzemeleri, onların birbiriyle ilişkisini ve ortaya çıkardıkları dokuları araştırdı. Bazı çalışmalarıyla  Mixer Art Gallery’de ki platformda yer aldı.‘’Çamura’’ olan özlemi, kullanılabilir formlar tasarlama isteği ile birleşince kendi adını taşıyan markası ortaya çıktı. Malzemelerin tamamı kendisi tarafından hazırlanıp,renklendiriliyor,şekillendiriliyor ve pişiriliyor. Tamamı el yapımıdır.

Devamını Okuyun

astroloji

dfot

ASLAN BURCU

Günlük hayatımızda ufak ya da önemli kararlarımızı alırken kadim bir öğreti olan astrolojiden sıkça yararlanıyor ya da iç dünyanızı yansıtmadığı düşündüğünüz için inanmıyor olabilirsiniz. Astroloji yüzyıllardır “Gökte ne varsa yerde o vardır” dan yola çıkarak gezegen ve yıldızların ışığında insanlara yol göstermiştir. Gökyüzünde her an yeni bir an’dır. Bu gök kubbe altında doğan her birey ise bir diğerinden farklıdır.

Yıldızların, gezegenlerin, yani gökyüzünün aynı an’a geri dönerek aynı noktalarda bulunması mümkün olmadığından; her bireyin doğduğu an yeni bir an ve doğum haritası “kişisel” bir haritadır. Bu harita adeta bireyin barkodu gibidir. Aynısından bir tane daha olmadığı için aynı burcu paylaştığınız kişilerle az ya da çok benzer özellikleriniz olsa da aynı değilsinizdir. Ancak yüzyıllardır insanoğlunun incelemeleri sonucu ortaya koyduğu, burçların hayatımıza etki eden, benzer özellikleri mevcuttur.

Devamını Okuyun

papier

dfot

KAĞITTAN HAYALLER ATÖLYESİ

PAPİER ATELİER

Her şey izledikleri ”Away We Go” filminin etkisiyle başlamış meğer!

Filmdeki BURT adlı karakterin kağıttan maketini yapma dürtüsüne karşı koyamamışlar ve iş almış başını gitmiş. 2011 yılında ‘’Anything with paper’’ motto’sunu benimseyen Türker Akman ve Deniz Yılmaz tarafından kurulan Papier Atelier tam anlamıyla bir kağıt heykel atölyesi. Onlar, her gün elimizin altında olan üzerlerine karaladığımız, notlarımızı aldığımız, kimi zaman yırtıp attığımız kağıtlara farklı bir boyut ve anlam yükleyerek adeta hayat veriyorlar. Her bir parçayı birer sanat eseri haline getiriyorlar. En büyük ilham kaynağının hayaller, filmler ve insanların büyülü hikayeleri olduğunun altını çiziyor ikili. İşin en güzel tarafı ise hayalleri gerçekleştiriyor olmaları. Düşünsenize, hayallerinizi sipariş ediyorsunuz! Ben kendi adıma Deniz ve Türker’e teşekkür ediyorum; hem ilham kaynağı oldukları hem de hayalleri gerçekleştirmeyi seçtikleri için.

Devamını Okuyun

sektorelhaberler

dfot

SAMSUNG Q9000 Klima Satın Alan Herkesi New York’a Uçuruyor

1 Mayıs- 30 Temmuz 2014 tarihleri arasında yetkili Samsung satış noktalarından Q9000 model klima satın alan tüketiciler diledikleri tarihlerde geçerli olmak üzere çift kişilik New York bileti almaya hak kazanacaklar. Kampanyadan yararlanmak isteyenlerin www.q9000ilenewyorkauc.com adresinden ilgili kampanya kodunu girip müşteri bilgileri formunu doldurarak [email protected] adresine göndermeleri gerekiyor.

Birbirinden bağımsız olarak ya da bir arada çalışabilen üç ayrı fan sayesinde farklı soğutma seçenekleri sunan Samsung Q9000, bu sayede minimum enerji tüketerek, maksimum soğutma sağlıyor.

Devamını Okuyun

salon3_web

dfot

Amasra’dayız.

İstanbul ve Amasra arasında yaşayan mimar Gülce Gökmen Türk ile eşi ressam-tasarımcı Mustafa Türk’e ait olan iki katlı daire; Amasra’nın merkezindeki tepelerden birinde konumlanmış 5 katlı bir binanın en üst katında bulunuyor. Giriş katta salon, mutfak ve müstakil banyolu misafir odası bulunuyor, üst katta ise ebeveyn odası ve teras var. Her biri deniz manzaralı odalar; 180 m2’lik bir alana yerleşiyor.
Projelendirme ve yapım aşaması 6 ay gibi bir sürede tamamlanan ev; tasarımcılarının zihninde birbirine yönelen mekanlarla akıcılık kazanan; rahatlık odaklı sade bir ev olarak yola çıkmış. ‘eski’nin yaşanmışlık deneyiminden aldığı güçle grafiksel detayları birleştirerek yer yer klasik detayların da dikkati çektiği retro-modern tarzını ortaya koymuş.Eve adım attığınızda tavanda antre, salon ve mutfağın ortasından geçen geniş bir kiriş dikkat çekiyor. Brüt beton olarak bırakılmış bu kiriş; birbirine bağlı bu üç mekan arasında ortak bir geçiş sağlıyor.Harman tuğlasının sıcak etkisi, yemek bölümündeki geniş duvarda kaplama olarak, antreyi mutfağa bağlayan geçişte kolon olarak, antreden salona geçişte ise ahşap lentonun bittiği yerdeki kenar detayları olarak karşımıza çıkıyor. Birbirine bağlı bu üç mekanın tavanından geçen doğal ahşap kirişlerin köşeleri yuvarlatılarak doğal bir görünüm kazandırılmış.
Duvarlar ve ahşap parkelerde, renk olarak; evin genelindeki tonlarla kontrast oluşturması için beyaz tercih edilmiş.Tamamı deniz gören pencerelerde perde yerine duvarla aynı renkte düz stor kullanılarak; perdenin sınırlayıcı etkisinden kurtulmak istenmiş.
Mobilyaların tamamı ev sahipleri tarafından tasarlanarak marangoza yaptırılmış. Oda kapıları, yemek masası, kitaplığın konstrüksiyonu ve aile yadigarı mermerlere yaptırılan ayaklarda ortak dil olarak diagonal hatlar dikkat çekiyor. Zemin kaplaması olarak seramik ve parke kullanılmış. Antre ve mutfakta kullanılan altıgen formdaki seramikler; evin genelinde etkisini gösteren diagonal hatlarla yuvarlak formlu mobilyalar arasında bir denge unsuru olarak düşünülmüş. Ayakkabılık olarak da kullanılan aile yadigarı sandığın üzerine; doğal ahşap askılık takılarak vestiyer ihtiyacı kısmen giderilmiş.
Mimarın eskiciden aldığı dresuvarı; her mekanda karşımıza çıkan ev sahibi Mustafa bey’in yağlı boya tablolarından biri süslüyor. Fotoğrafçılıkla da uğraşan ev sahipleri evlerinin duvarlarında kendi çektikleri fotoğrafları da sergiliyorlar. Salondaki geniş kanepe dışındaki tüm mobilyalar ya eskiciden alınarak kaplatılmış ya da marangoza yaptırılmış. Yemek masasının başlarındaki oymalı sandalyeler aile dostlarının hediyesi.
Tamamı deniz gören pencerelerde perde yerine duvarla aynı renkte düz stor kullanılarak; perdenin sınırlayıcı etkisinden kurtulmak istenmiş.
Üst kata çıkan masif ahşap olarak merdiven beyazlatılmış açık meşe yaptırılmış. Sık aralıklı korkuluklar griye boyanarak modern bir etki oluşturulmuş.Üst katta bulunan ebeveyn odasında tavan komple ahşap kaplanarak beyaza boyanmış. Yine ahşap kirişler kullanılarak çatının formu belirginleştirilmiş. Yatak başı olarak doğal ahşap plakalar farklı aralık ve ebatlarda çakılarak, seçilen renklerde boyanmış, mobilyalar mimarın tasarımı.
Ebeveyn odasına açılan banyoda; ev sahibi Mustafa Bey’in demir ustasıyla birlikte yaptığı ayna; yine harman tuğlasıyla oluşturulan diş üzerine monte edilmiş. Banyonun tavanı da ebeveyn odasıyla aynı nitelikte düşünülmüş.

Devamını Okuyun

JBP_2834

dfot

AMMOS HOTEL,GİRİT
Lezzet, Konfor ve Tasarım
Otelin sahibi Nikos Tsepetis’in “Hiçbir zaman büyüme, fakat her zaman geliştir” felsefesi tesisteki olağanüstü hizmet anlayışının ve gösterilen özenin de temelini oluşturmuş.Hepsi deniz manzaralı ve yattığınız yerden dalgaların sesini dinleyebileceğiniz kadar denize yakın 33 standart odası ve 1 suitiyle Ammos Yunanistan’ın en popüler otellerinden biri.Bu popülerliğin bir sebebi de otelin standartın üstünde bir hizmeti uygun fiyatlara alabiliyor olmaları. Ünlü Yunan mimar Elisa Manola tarafından yapılan çarpıcı ve çağdaş iç tasarımı nedeniyle özellikle otel sade ama konforlu bir tatil geçirmek isteyenlerin gözdesi oluyor. Kendisi de bir tasarım tutkunu olan otel sahibi Nikos, her yıl otelin dekorasyonuna küçük eklemelerle yenilik getirmeyi tercih ediyor. Bunun için de yerel tasarımcıların özel tasarımlarını keşfetmeyi ve onları dekorasyona entegre etmeyi tercih ediyor.Nikos’un son eklediği parçalar arasında Prouvé ve Tapiovaara’dan Ercol’e, orta yüzyılın çağdaş klasikleriyle, Brezilyalı Campanas ve Francois Azanbourg, Adam Goodrum, Nendo ve Tom Dixon gibi modern tasarımcıların yenilikçi ürünlerini kombine edip, karma yemek sandalyeleri ile etkileyici bir koleksiyon oluşturmuş.
Otelin toplu kullanım alanlarında yer alan bu eklektik koleksiyonlar renkli bir Bisazza duvar mozaiği, arabesk karo zeminler, yerel bit pazarlarından alınmış özel dolaplarla ve olağanüstü yetenekli yerel sanatçı Konstantinos Kakanias tarafından özel olarak yaptırılan duvar plakaları ile dengeli bir kompozisyon oluşturmuş. Bu ferah ve konforlu otel aynı zamanda son derece uygun fiyatlara geleneksel Girit yemeklerini de keyifli bir ortamda tatmanız için çok uygun bir zemin hazırlıyor.
Yemekleri “boureki” (börek), güveç yabani enginar ile keçi ve ünlü “galaktompoureko” (muhallebi dolu milföy pasta) şeklinde sıralanabilir.
Geçtiğimiz yıllarda oteli ziyaret eden London Times yemek eleştirmeni, oteli “klasik bir yemek lokasyonu” olarak nitelendirecek kadar etkilenmiş bu büyülü atmosferden. Meraklılarına hemen belirtelim Girit’in batısında yer alan Ammos en yakın havaalanına yalnızca 15 km uzaklıktaki lokasyonu ile lezzete ve konfora doyacağınız çok doğru bir seçenek.

Devamını Okuyun

1456785_615793818477166_494475870_n

dfot

SERENAY LÖKÇETİN 

TASARIMCI/FOTOĞRAFÇI

1987 Bursa doğumluyum. Uludağ üniversitesi iktisat bölümünden mezun oldum. Zamanla asıl yapmak istediğim işin tasarım olduğuna karar verdim ve Nanay Design isminde bir marka yarattım.Aynı zamanda Serenay Lökçetin Fotoğraf adıyla Belgesel ve Düğün fotoğrafları çekiyorum. Nanay Design 2012 yılında yolculuğuna başladı.Polimer kil ile tanıştığım günden beri hayal gücümü şekillendirebiliyorum. Önce minyatür yiyeceklerle başladım. Bu konuda Türkiye’de başarılı olan çok az kişi var. Minyatür sevdası da çok başka.Daha sonra modellemeler yapmaya başladım ve kitap ayracı serisi bu şekilde meydana çıktı.Tabi ki Nanay sadece polimer kilden ibaret değil. Yeni şeyler denemeyi her zaman çok seviyorum.Bu durum beni daha iyilerini yapmaya heveslendiriyor.Bugünlerde ayraçların fiziki özelliklerini iyileştirme ve sunumunu farklılaştırma peşindeyim. Yurtiçi ve yurtdışına satışlar yapıyorum. Nanay Design 2014te hayattan, renklerden ilham alarak, hayallerine polimer kille şekil vermeye, üreteni de, tüketeni de mutlu etmeye devam edecek…

Devamını Okuyun

escort escort mecidiyeköy escort beylikdüzü escort escort